Yasemin Kırıkoğlu – 1996 / Bolu

Kudüs Kumbarası Ailesine…

Düşünüyorum, Yafa’da yahudi tasarrufuna bıraktığımız camilerimizi, medreselerimizi, silah depolarımızı ve nice Osmanlı eserlerimizi mi anlatayım, yoksa işgalden nasibini en acı şekilde almış Kudüs sokaklarından, insanlarından, yapılarından ve Mescid-i Aksadan mı bahsedeyim. Ne anlatırsam anlatayım bir şeyler hep eksik kalacak. Çünkü bildiğimi sandığım bu davada, aslında hiçbir şey bilmediğimi Kudüs anlattı bana. Ama en azından bana kattıklarınızı dilim döndüğünce anlatacağım.

Her ezan okunduğunda içim burkuluyor, “Acaba El-Halil’de ezan okuyabildi mi müezzin”, diyorum. O kapı geliyor aklıma, müezzinin tıklatıp, Yahudilerin açmasını beklediği, çoğu zaman geri döndüğü, kara lekesi olan kapı. Öyle bir şey taşıyorum ki omuzlarımda, tüm ümmete yüklemek istediğim. Gözlerimi kapatamam artık, kapatsam daha çok Aksa’yı görürüm.

“Sen Aksa’nın, çıplak ayaklarla dolaşan çocuklarının ablasısın”, diyorum her gün. İşgal altındaki sokaklarda, Yahudi çocuklarının yaşadığı rahatı, sen yaşatmak zorundasın kardeşlerine. Tembellik edemiyorum, oyunlar oynayıp, gözlerine baktığım çocuklar geliyor aklıma, boş oturamıyorum. Sen iyi bir mühendis olmalısın diyorum, sana çok şey düşüyor. “Senin gibi bir mühendisin yaptığı silahla vuruyorlar kardeşlerini”, diyorum kendime. Kendin için çalışmıyorsan ümmet için çalışmak zorundasın. Omuzlarıma öyle bir sorumluluk koydunuz ki, her gün hamd ediyorum Allah’a ama hakkını verememe kaygısıyla uyku girmiyor gözlerime.

Kendini davanın içinde sanan ama şahit olunca anlayan, bütün ilmini ümmet için kullanacak bir mühendisim ben ve en önemlisi sen de sebep olduğun için bu mühendisin çalışmalarına ortaksın. Zeytinyağı olarak gönderdiğin her talebenin, bu davadaki her adımına sebep sensin…

Velhasıl, Kudüs Kumbarası ailemi dualarıma alarak çıktığım bu yolda “Ben zeytinyağı oldum, Kudüs’ü aydınlatacağım” demiştim. Ne kadar yanılmışım. Kudüs beni aydınlattı,  şimdi benim payıma düşen dünyayı aydınlatmak. Allah bu davayı hakkıyla taşıyıp, savunmayı cümlemize nasip etsin.

Aksa’nın çocuklarının ablasından,
Aksa’nın çocuklarına aile olan yüreklere
Selam ve dua ile…