Selamünaleyküm, ben Ümmühan İrem Dertli. 2002 doğumlu olup Afyonkarahisarlıyım. Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Hukuk Fakültesi 3. Sınıf öğrencisiyim. Kudüs’le, lisede aktif rol alan okul kulübümüz Güneş Doğudan Yükseldi projesiyle tanıştım. Rehber hocalarımızın yardım ve desteğiyle Kudüs’ü araştırırken bir yandan çeşitli konferans ve sempozyumlara katıldım. Liseden beri başlayan Kudüs özlemim çok şükür vuslata erdi. Kudüs benim miladım oldu. Artık Kudüs’ten öncesi ve sonrası olmak üzere ikiye ayrılıyor hayatım. Her ne kadar hakkında bir sürü araştırmalar yapmış, belgeselleri izlemiş ve haberleri takip etmeye çalışmış olsam da tüm peygamberlere, tarihe, fetihlere ve zulümlere şahitlik eden bu bereketli toprakları yerinde görmek, namaz kılıp sonrasında ribatta bulunmak, mazlum halkına bir nebze de olsa varlığımızı hissettirmek ve geri döneceğimizin sözünü vermek kelimelerle tarif edilemeyecek kadar huzurluydu. Özlenene varınca biten vuslat yerini yavaş yavaş yeniden özleme, hasrete bırakmaya başladı. “Kudüs’e bir kez gidilir sonraki ziyaretlerin hepsi birer geri dönüştür,” demişlerdi. Gerçekten de bedenen geri dönmüş olsam da ruhum Kubbetü’s-Sahra’da, Kıble Mescidi’nde, Babürrahme’de ve daha nicelerinde kaldı. Kardeşlik duygusunu hiç bu denli yoğun hissetmemiştim. Mescitlerde bizim gibi ziyaretçileri görünce dua eden Filistinli teyzelerden, avluda koşan çocuklara hediyeler verirken kocaman sarılmalarından, daha önce birbirimizle hiç tanışmamışken sanki yıllardır dostmuşuz gibi Kudüs yoldaşlarımla aramızda oluşan muhabbet bağından ve daha nicelerinden anladım ki onlarla kalubeladan kardeştik. Müslüman kardeşlerimizin uğradığı zulümleri bizzat yerinde görmek, etrafta dolaşan işgalci İsrail askerlerini varlığını hissetmek, havalimanına giriş-çıkışlarda bizlere yapılan psikolojik baskılara direnmek; tüm bunlara karşı sessiz kalan medya-basın ve tüm dünyaya sesimizi daha güçlü çıkarmamız gerektiğini, birlik olup akın akın Mescid-i Aksa’ya gitmemiz gerektiğini, elimizden gelenin daha fazlasıyla orada yapılan zalimlikleri herkese anlatmamız gerektiğini idrak ettirdi. Bu, Kudüs’e ilk gidişimdi ancak son da olmayacak inşallah. Kudüs’e gitme hayalimi gerçekleştiren Kudüs Kumbarası bağışçılarına ve projenin gelişmesinde, yürütülmesinde emeği geçen herkesten Allah razı olsun. Allah nasip etti ve bu proje sayesinde Kudüs yoldaşlarımla tanıştım. Kudüs için ne kadar çok çalışmamız gerektiğinin farkına bir kez daha vardım. Allah bu ziyaretimizi kabul etsin ve gördüklerimizin, duyduklarımızın, ilmimizin zekatını verebilmeyi her bir dostuma nasip etsin.