Hediye Tuğba Kocaer – 1978 / Konya

Ben Hediye Tuğba Kocaer. 1978 Konya doğumluyum, Konyalıyım. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bünyesinde kamu eczacısı olarak görev yapmaktayım. Kudüs’e olan ilgim çocukluk yıllarıma dayanıyor. Filistin o zamanlar gazetelerde İsrail askerlerine sapanla taş attığı için kolları dirseklerinden kırılan çocukların acı veren fotoğraflarından ibaretti benim için. Ta ki bir gün(90lı yılların başı) babamın bir vesileyle gittiği Ürdün’den kendisi gibi yeşil pasaportu olan iki arkadaşı ile birlikte türlü zorlukları aşarak Kudüs’e gitmesine kadar. Kudüs’ten elinde panoramik Mescid-i Aksa fotoğrafları ve Kubbetüssahra formunda bir kumbarayla döndüğünde bunlardan ziyade anlattıkları daha çok ilgimi çekmişti. Mescidi Aksa da kıldığı bayram namazında hissettiği huşu, akmasına engel olamadığı gözyaşları, manevi atmosfer, yani giden hemen herkesin nasiplendiği tüm bu güzellikleri yerinde yaşamayı hayal etmeye başladım. Tura katılım sayısının yetersizliği nedeniyle iptal edilen birkaç girişimin ardından nihayet 2014 yılında ilk kez gitmek nasip oldu. Tarifsiz üç günün ardından gözyaşlarıyla Türkiye’ye döndüğümde bu yolculuğun hayatımın dönüm noktalarından biri olduğunu anladım. Hepimiz Kudüslü, Filistinli kardeşlerimizin o güçlü imanlarından, hiçbir zorlukta Allah’tan ümit kesmeyişlerinden anlamıştık ki onların bize değil, aksine bizim onlara ihtiyacımız var. Döndükten sonra konuştuğum herkese Kudüs’ü anlatıyordum, aile fertlerimin tamamı ve yakın arkadaşlarım benden aldıkları cesaretle ziyaret ettiler. Dini hassasiyetlerim arttı, o yıl umreye gitmek de nasip oldu. Ayrıca kardeşlerimizle aramızdaki dil bariyerini aşmak için Arapça öğrenmeye başladım. Bu sayede İlahiyat ön lisans diploma sahibi oldum.  Savaş daha doğrusu soykırım boyunca gündemimde Kudüs’e gitmek isteği hep vardı elbette ama kararsızdım. Özellikle Ürdün üzerinden gidiş endişelendiriyordu. Son olarak geçen ay 2000 den fazla Yahudi’nin kutsal mekanımıza baskın yapması ve de bordo pasaportluların vize alamamasından dolayı sorumluluğu iyiden iyiye hissetmeye başladım. Ağustos ayı ortalarında Kudüs Kumbarası kurucusu Gönül Hanım’ın Instagram hesabından paylaştığı hikayede yeşil pasaportluları form doldurmaya davet etmesi üzerine, başvurmaya karar verdim. Doğrusu öğrenci olmayıp, üstelik sosyal medyada aktif olmayan biri olarak çok ta ümitli değildim. Fakat içimden bir ses gideceksin diyordu. Kabul edildiğimin haberini aldığımda gözyaşlarımı tutamadım, sebep olan herkesten Allah razı olsun. Bu ziyaretimden dönüşte iş yerinde hoş geldin ziyareti ne gelen 50 ye yakın iş arkadaşıma hurma ikramı yanında Mihmandar Turizmin verdiği haritayı açıp küçük çaplı bir seminer verdim. Fikri olarak yakın olmadıklarım dahil istisnasız hepsi dikkatle, hayranlıkla dinledi, sorular sordu. İnanıyorum ki artık hepsinin gönlünde bir Kudüs tohumu var, vakti geldiğinde yeşillenecek Allah’ın izniyle…