Evvel kelam beni bu nimetle rızıklandıran Rabb’e binler şükür, öyle görünüyor ki ömrümün geri kalanı da bu şükrü eda etmeye çalışmakla geçecek. Saniyen bu büyük nimete vesile olan Kudüs Kumbarasına, salisen bu kutlu yolda önümüze düşen Gönül Hanım ve kıymetli bilgilerinden ötürü Abdussamed Bey’e ve onların nezdinde tüm Mihmandar tur ekibine yine yolu kolaylaştırıp güzelleştiren tanışmaktan şeref duyduğum tüm yol arkadaşlarıma en içten şükran ve muhabbetle…
Ben kendimi bildim bileli çok rüya görürüm… Uzunca bazen güzel, bazen kötü ama hep yazsam roman olacak kadar uzun rüyalar. Öyle ki anlatmakta zorluk çekmem tüm detayı genelde hafızamda olur böyle olunca da tarif etmek kolay olur. Lakin 29 yıl sonra ilk defa gündüzün hayrıyla hem de uyumaz iken öyle bir düş gördüm ki güzel demek yetersiz kalır hem uzun bir o kadar kısa içinde ince bir acı var, ilk kez görmenin hayreti ve daha önce görmüş gibi bir tanışıklık hissi tüm detaylarıyla aklımda. Öylesine aklımdaki ondan önce ne yapardım bana unutturacak bütün dünyalık düzenimi altüst edecek kadar, yine de bunca ayrıntıya rağmen tarif etmekten Acizim kelamım yarım. O bütün yarımları tam edecek yeniden kavuşmak ümidi şimdi! O gün gelene deyin sözümü Aksa ile süsleyeceğim, hayalim ve hedefim O’na duam ve niyazım ancak Allah’adır vesselam…