Ben Emine Uludağ, yirmi iki yaşındayım ve Sakarya üniversitesi okul öncesi öğretmenliği bölümünden mezun oldum.
Kudüs hayallerimin ötesinde olan o kutlu belde. Gitmek için dualarımı süsleyen ve özlemi ile içimi dolduran mekan.
Projeye yılmadan, dualarla ve inanarak üst üste başvurdum. Ama en son sefer kavli dualarımın yanında fiili duamı da yaptım ve “Gitmemi bu sefer Rabbim nasip edecek inşallah” diye hissettim ve sırf bu niyetle pasaportumu çıkardım, beklemeye başladım ardından o mutlu haberi aldım elhamdülillah. Rabbim dularımı kabul etmiş ve beni oraya gitmeye layık görmüştü. Bunu düşünmek bile şükrümü kat kat arttırdı.
Havaalanından dışarı ilk adımımızı attığımızda sanki vatanına dönmüş bir gurbetçi gibi hissettim. Aksa’ya gittiğimde kaybolduğum sokakların ardından evimi bulmuş gibi hissettim. Oradaki Müslümanları gördüğümde Orada aslında ne kadar çok kardeşim olduğunu ve bizleri coşkuyla, samimiyetle ne kadar sevdiklerini fark ettim. Kalbime kocaman bir İslam dirilişi inzal oldu.
Son olarak dualarıma ve hayallerime kavuşmama vesile olan siz değerli Kudüs Kumbarası bağışçıları yaptığınız bu bağışlar çok büyük bir amaca hizmet ediyor sadece bir gencin mutlu olmasını değil Müslüman gençlikte bir aydınlanmaya ve gençlerdeki ümmet bilincinin gelişmesine ve pekişmesine büyük bir katkı sağlıyor. Aynı zamanda bu sevinç tek taraflı değil oradaki Müslümanlara da bir umut ve sevinç oluyor. Allah yaptığınız bu bağışlardan dolayı sizden ebeden Razı olsun. Rabbim sizi Naim cennetleri ile müjdelesin. Vesselam…