İsmim Dilan Yüce 20 yaşındayım, açık öğretim okuyorum, Batmanlıyım.
Bir sevgiyle başladı…
Sevdaya dönüştü sevda artıkça ateşe büründü büyüdü her tarafımı sardı gün geçtikçe bu ateş harlanmaya başladı ve gitme isteği artıkça arttı. Bir görsem O Kutsal Şehri, Beytülmakdis’i, Kudüs’ü, Peygamber Şehri ve Peygamberler Şehrini… Ümit etmek bizden umulanı vermek O’nun (cc) şanındandı.
Sonra bir Ses!
Gidiyorsun denildi… Zaten bu kör ateşli sevdaya ancak kavuşmak dindirebilirdi… Hz. Yakup’un Hz. Yusuf’a kavuşması gibi… Vuslat yaklaştıkça hasretim derinleşiyordu… Gönlümün vuslatı çoktan düşmüştü yola, bedenimin vuslatına günler kalmıştı ve bedenim de kavuştu… el-hamd
Kudüs’e gidenler bilirler; döndüğünüzde artık tam değilsinizdir. Kalbiniz, aklınız ve sevdaya dair ne varsa bildiğiniz, hissettiğiniz yarısını bırakırsınız o topraklarda… Havasını çektiyseniz bir kere içinize, geriye bıraktığınız her soluğun boşluğuna özlem doldurur… Arzın Kapısı’ndan geçtiyse ayaklarınız, gördüyse vicdanınız insanlığın türlü hâllerini, göğüs kafesine bir yumru oturur, yutkunsanız da geçmez acısı…
Hele bir de saçını okşadıysanız Filistinli bir çocuğun, o masum kokusu sindiyse ellerinize…
Unutamazsınız…
Uyuyamazsınız…
Yok sayamazsınız…
Esaret prangaları altında olan Aksa’mın özgürlüğüne şahit olup beraberce saf tutabilmek duası ile.🔻